Bu postu iki şey yüzünden yazmak istedim, birincisi beni takip eden ve severek okuyan dostlarımla en mutlu günümü paylaşmak, ikincisi söz uçar yazı kalır misali evliliğimi kendi dilimle tarihe kazımak...
İnsanın kendisini anlatması çok zormuş. Başkaları hakkında sayfalarca yazabilirim, yazılara cümlelerce yorum yapabilirim ama iş kendime geldi mi tıkanıp kalıyorum sanki. Hoş bu cümleleri yazarken neyi nasıl anlatacağımı bilemesem de tahmin ediyorumki yayınladığımda baya uzun bir hikaye çıkmış olacak.
Evliliğim, ben de dahil herkesi çok şaşırttığı için bu süreci uzun uzun anlatmak istiyorum..
4 yıl önce tanışmıştık sevgilimle. 2 yıl süren birlikteliğimiz olmuştu. O güneydoğuda şark görevini yapıyordu. Kötü bir döneme gelen zaman, ayrı ayrı yaşanan acılar, üst üste gelen sorunlar bizi birbirimizden ayırmıştı.
Hani biri girer hayatınıza, herşeyi ile çok seversiniz ve o gitse bile kalbinize çakılır kalır ya, bu da öyle birşeydi. Madem gitmişti, kalbimden de gitsin istiyordum ama olmuyordu. Daha da yerleşiyordu, yüzsüz bir misafir gibi. Gerçi misafirliği de kalmamıştı artık. Baya baya postu sermişti.
Ayrılığımız çok üzmüştü beni.. Çok gözyaşı dökmüştüm. Ona olan sevgim bazı günler yer değiştirip nefrete dönüşse de uzun sürmüyordu bu.
İyi şeyler düşün iyi şeyler olsun mantığını kafama yerleştirmeye çalışıyordum. O dönem okuduğum yazıların, kitapların haddi hesabı yoktur. Yok, olmuyordu. İyi düşünmek onu bana getirmiyordu. Olmuyorsa oldurmanın bir manası da yoktu. Ben de onsuz ama onunla bir hayatı yaşamaya alıştırdım kendimi.
İşten eve, evden işe bir hayatım ve bana terapi gibi gelen bir bloğum vardı. Çoğu arkadaşım yaşadıklarımı bloğumda paylaşmamı beklemiş. Ayrılığa dair içimi dökerim, blogdan bir gönderme yaparım sanmış. Herşeye rağmen ayrılığa, hislerime dair tek bir söz bile yazmadım. Beni bilen bilir, lafımı sözümü çok fazla esirgeyen biri değilimdir. Belki de o yüzden çoğu insan beni üzülmez, kırılmaz, darılmaz sanır. Ayrılık döneminde en çok da kendime küstüm sanırım ve o dönem içime kapandım. Öyle bir verdimki kendimi bloğuma, tüm olumsuzlukları unutuyordum sanki. Eğer bloğumda takipçilerimin ve yayınladığım tariflerimin sayısı arttıysa, bu ayrılık yüzündendir. (Hay Allahım neler yazacakken neler yazıyorum)
Evet ayrı geçen, hiç haber alınamayan ve ümit kesilen 2 yıl.. Ben ondan bihaberken, o benim bloğumu, yazılan yorumlarımı ve hatta hatta işle ilgili şehir dışına gittiğim görevlerimi bile takip etmiş. Güneydoğudaki görevi bitip Ankara'ya dönmüş, birkaç kez işyerime gelip karşıdan bana bakmış ama inadı yüzünden çıkmamış karşıma. Hep bir işaret beklemiş.
Taaki 23 Nisan 2013'e kadar. O gün telefonumu kurcalarken onun viberdeki resmine bakacam diye yanlışlıkla ara tuşuna basınca oldu olanlar. Tuşa basmam ve kapatmam bir olsa da telefonu çalmış. Allahım nolursun çalmamış olsun, çaldıysa da duymamış olsun diye dua ederken pat 1 saat sonra aradı beni. Ekranda numarasını görünce kalbimin nasıl ağzımda attığını, telefonu açarken neler saçmaladığımı inanın tarif edemem.
Ben de bugün seni arayacaktım, ekranda numaranı görünce şok oldum dedi bana. Ya valla yanlışlıkla aradım, resmine bakacaktım desem de o gülmeye devam etti. E beni niye arayacaktın diye sorduğumda, bayramını kutlayacaktım dedi ve havadan sudan konuşmaya başladık. Ankara'ya döndüğünü, herşeyin bildiğim gibi olduğunu falan söyledi. Arkadan gelen çocuk sesi "acaba evlendi mi?" diye beni biraz korkutsa da bi cesaret sordum. Duru'nun sesi mi o diye. (Yiğeni olur kendisi) Evet Duru'nun sesi, kocaman oldu artık dedi de rahat bi nefes aldım.
İşin yoksa bi kahve içelim dediği ve benim de oluuur diye cevap verdiğim an da tarif edemeyeceğim anlardan biridir. 1 saat sonra gelip evden alırım seni dedi. Tamam dedim saate bakmadan. Ne bir nazlanma, ne bir yok bugün olmaz başka bir gün tafrası, hiçbirini yapmadım. Sanki o kadar yıl görüşmeyip üzülen, ağlayan ben değildim. Bir gün önce iş için şehir dışında olduğumdan, o gün evde tembel tembel yatıyordum. Sabah bir kangal sucuk yemiş olmanın vermiş olduğu rehavetle yarı uyuklayan bünyem anında ayıldı. Duş almak için yeteri kadar zamanım yoktu ama buram burum sucuk koktuğumdan emindim. Nasıl hazırlandım, ne giydim, ne sürdüm hiçbirini hatırlamıyorum. (Bi dakka bi dakka ne giydiğimi hatırlıyorum)
Evin önüne gelip beni aradığında aşağıda beni neler bekliyor bilmiyordum. Ya aşık olduğum adam gidip yerine başkası geldiyse, ya kalbim eskisi gibi atmazsa, ya onu görünce ulan kızım bu kadar sene boşuna üzmüşsün kendini aha bak hiçbişey kalmamış dersem diye düşünürken, arabadan inmiş bana bakıp gülerken gördüm onu. Ve bütün olumsuz düşünceler anında silindi ve yine kalbim ağzımda atmaya başladı.
Sarılıp öptük birbirimizi.. Sanki 2 yıl önce ayrılan biz değildik. Ona söylediğim ilk söz, saçların dökülmüş oldu. Sayende dedi gülerek. Eve yakın bir yerde oturup kahve içtik. Ve geçen zamanı konuştuk eskileri çok deşmeden. Hiç değişmemişsin dedi bana fiziksel görünümüme bakıp. Halbuki çok değişmiştim. Kendime göre olgunlaşmıştım. İçimdeki çocuk bile uslanmıştı.
Geç oldu ben gideyim artık dedim, kalktık ve arabaya bindik. Yolda, daha fazla bekleyecek zamanımız yok Nesli, bi an önce evlenelim dedi. Noluyo ya, bi dur bi olayın şokunu atayım üstümden dememe kalmadan, bizimkiler ne zaman gelsinler sizinkilerle tanışmaya diye sordu. O an ne dediğimi hatırlamıyorum. (Cidden ne demiştim acaba?)
Evin önüne geldiğimizde vedalaşırken sımsıkı sarıldı bana. Birbirimizden özür diledik. Eve gittim, asansöre biner binmez mesaj attı bana. "Kabul olmuş duamsın benim" diye.. Hani yeni bir ilişkiye başlamanın verdiği bi heyecan vardır ya, aynı o duyguyu yaşadım. Birbirimizi tanıyorduk, seviyorduk, hatta çok da üzmüştük, ama o duyguyu tekrar yaşamak müthiş birşeydi.
Evin önüne geldiğimizde vedalaşırken sımsıkı sarıldı bana. Birbirimizden özür diledik. Eve gittim, asansöre biner binmez mesaj attı bana. "Kabul olmuş duamsın benim" diye.. Hani yeni bir ilişkiye başlamanın verdiği bi heyecan vardır ya, aynı o duyguyu yaşadım. Birbirimizi tanıyorduk, seviyorduk, hatta çok da üzmüştük, ama o duyguyu tekrar yaşamak müthiş birşeydi.
Ayrıldığımız dönemde bütün kahrımı çeken iki arkadaşıma gece yarısı haber verdim barıştık diye. Zelişim heyecandan ağlayacaktı nerdeyse. Diğeri de işyerinden oda arkadaşım, sabah odaya girer girmez boynuma atladı.
Öğle tatilinde yanıma geldi, birlikte yemek yedik. Ailene söyledin mi barıştığımızı dedi. Söyleyememiştim daha. Ne kadar üzüldüğümü bildiklerinden nasıl bir tepki vereceklerini bilemiyordum. Korkuyordum açıkçası.
Kızlarla yapılan danışma kurulundan sonra teyzemi arayıp önce ona söylemeye karar verdim. Teyzem tüm gelişmeleri bildiğinden ve benim üzüldüğüm dönemlere tanık olduğundan çok sevindi. Hemen bu akşam söyle dedi sizinkilere. Kızlarla da aynı kanıya varmıştık ve o gazla eve gidip annemle ve babamla konuşmaya hazır ettim kendimi.
Öncelikle anneme, yemekten sonra sizinle önemli birşey konuşucam dedim. Hayırdır diye meraklandı. Hayır hayır merak etme dedim. Benimle ilgili bir durum var da dedim. Noldu yoksa ayrı eve mi çıkacaksın diye gözlerini pörtletti. (Bazı zamanlarda ayrı eve çıkacam dediğimi hatırlamış olmalı) Çıkıcam ama tek başıma değil dedim. Baban hayatta müsade etmez, hiç boşuna söyleme dedi. Ya ne eve çıkması, nerden çıktı bu, başka birşey konuşucam sizinle deyip annemin meraklı bakışlarını daha da üzerime çektim. Babamın yanına gidip oturduk. İkisi de merakla ağzımdan çıkacak sözlere bakıyorlardı.
Nasıl söyleyeyim, nerden başlayayım diye kem küm ederken dan diye söyledim. İkisi de şok oldu. Babamın söylediği ilk söz "2 yıldır aklı neredeymiş?" oldu haklı olarak. 2 yıldır aklı bendeymiş dedim pis pis ama bi o kadar da mahçup sırıtarak. Biz evlenmeye karar verdik, ailesi sizinle tanışmak istiyor dedim. Geçmişin vermiş olduğu tedirginlikle acele karar vermek istemediklerini anlamıştım ailemin. Benim kadar kimse acı çekmiş olamaz, kimse üzülmüş olamaz, ayrı geçen 2 yılı ben sorgulamıyorum, lütfen siz de sorgulamayın dedim. Israrımı ve mutluluğumu görünce sorgulamayı bıraktılar.
Hafta sonu ailesi geldi ve bizimkilerle tanıştılar. Ben onun ailesiyle o da benim ailemle daha önceden tanışmış olduğumuzdan bizim açımızdan pek sıkıntı yoktu, sadece heyecan vardı. Ama ailelerimiz ilk defa bir araya geliyorlardı. Sıkıntısız bir şekilde onu da atlattık.
O sıralarda Buket iyice ağırlaşmıştı. Evlilik hazırlıkları yapıyordum ama mutluluğumun yarısı buruktu. Bir akşam iş çıkışı eve yanına gitmiştim. Teyzesini yolcu etmeye otogara gitmişti annesi. Onlar gelene kadar Buket'in yanında bekledim yalnız kalmasın diye. Elektrik süpürgeni ben alıcam bak ona göre demişti. Ertesi gün de vefat etti. O alamadı biz aldık ama her evi süpürdüğümde içim burkulur. Allah'tan barıştığımızı gördü ama ne nişanımı ne de düğünümü göremedi.
25 Mayıs'ta aileler arasında nişanımız oldu. Çok yakın arkadaşlarımızı ve akrabalarımızı çağırdık. 29 Haziran'da da kına gecemizi yaptık.
Herşey çok hızlı geliştiğinden midir, yoksa ayrılığın acısını fena çektiren zamanın bize tanıdığı kıyaktan mıdır bilmiyorum, bütün bu hazırlıklarda büyük aksiliklerle karşılaşmadık. Neredeyse herşey yolunda gitti.
1 ay içerisinde evimizi tutup eşyalarımızı aldık. Şirin mi şirin bir davetiyeyi birkaç saat içerisinde seçtim. Hayalimde bir gelinlik yoktu ama hayal edemeyeceğim kadar sevdiğim bir gelinliği aldım. Makyözümü düğünden iki gün önce ayarladım. (Buketimin arkadaşı Evrim sayesinde) Kuaförü de makyöz ayarladı. Kısa duvak istiyordum, yarım saat içinde diktirdim. Tacımın çiçeklerini arkadaşımla birlikte seçip, bilmediğim bir yere yaptırdım. Gelin buketimin kurdelasını teyzem bağladı. Az topuklu ve pudra rengi bir ayakkabı istiyordum, tesadüfen bulup aldım. (Gerçi fotoğraf çekilirken çok az giydim. Düğün boyunca spor ayakkabıyla rahat rahat dolandım o da ayrı)
1 ay içerisinde evimizi tutup eşyalarımızı aldık. Şirin mi şirin bir davetiyeyi birkaç saat içerisinde seçtim. Hayalimde bir gelinlik yoktu ama hayal edemeyeceğim kadar sevdiğim bir gelinliği aldım. Makyözümü düğünden iki gün önce ayarladım. (Buketimin arkadaşı Evrim sayesinde) Kuaförü de makyöz ayarladı. Kısa duvak istiyordum, yarım saat içinde diktirdim. Tacımın çiçeklerini arkadaşımla birlikte seçip, bilmediğim bir yere yaptırdım. Gelin buketimin kurdelasını teyzem bağladı. Az topuklu ve pudra rengi bir ayakkabı istiyordum, tesadüfen bulup aldım. (Gerçi fotoğraf çekilirken çok az giydim. Düğün boyunca spor ayakkabıyla rahat rahat dolandım o da ayrı)
Derken 1 Temmuz geldi..
Bir günlük düğünü, günlerce anlatabilirim. Sabah kahvaltıdan sonra kuzenim, çok yakın arkadaşım Işıl ve Nalan Abla ile kuaföre gittik. Sonra makyaj falan derken fotoğraf çekimi başladı. Fotoğrafları internetten bulduğum Düğün Klibi diye bir yere çektirdik. Çok tatlı, cana yakın ve profesyonel çocuklar. Sizi asla germiyorlar, oldukça neşeli tipler. Hem fotoğraflarından hem de kendilerinden çok memnun kaldık. Çocuk demişken fotoğraf çekimine 50.Yıl Parkında başladık ve parka girer girmez kalabalık bir çoluk çombalak kafilesi etrafımızı sardı. Biz de "daha evlenmeden çoluk çocuğa karıştık ehehehe" diye başladık gülmeye.
O gün şansımıza acayip bir rüzgar vardı. Benim için hava hoş, gelinliğin içinde üfül üfül gayet güzel geliyor ama diğer taraftan da saçlarım uçuş uçuş oldu. Bir de acıkmak cabası. Allah'tan yanımda karın doyurma, su içirme ve dinlendirme ekibimi getirmiştim.
Eğer düğün günü enerjiniz ve moraliniz yüksek olursa herşey harika gidiyor. Ve bu bir şekilde o gününüzün her anına yansıyor. İkimiz de çok rahat ve mutlu olduğumuz için hiç kasmadık kendimizi. Gelinliğim kirlenecek, saçım bozulacak, makyajım akacak demeden hoplayıp zıpladım.
Çimenlerin üstüne yayılıp türlü türlü şekle girdim.
"Sen bana bakma ben senin baktığın yönde olurum sevgilim" edasıyla pozlar verdik..
Yıllar önce birlikteyken sevgililer gününde almıştım bu tişörtleri. İkimiz de saklamışız. Önünde fotoğraf çektirmek bizi hem duygulandırdı hem de eğlendirdi.
Yıllar önce birlikteyken sevgililer gününde almıştım bu tişörtleri. İkimiz de saklamışız. Önünde fotoğraf çektirmek bizi hem duygulandırdı hem de eğlendirdi.
Akşam 7'de düğünümüz var, saat 7'ye çeyrek var ve biz fotoğraf çektirmeye devam ediyoruz. Annemle babamın hadi nerde kaldınız misafirler salona gelmiştir diye taciz eden telefonları, arkadaşlarımın evde beni beklemeleri, damat tarafının bizden önce eve varıp evde gelini beklemeleri, annemin telefonda kuzenime "Güngöööör seni bunların yanında boşuna mı gönderdik, hadi gelin artık" diye feryatları bizi eğlenmemizden alıkoymadı. Yorulmadık mı yorulduk ama bi o kadar da eğlendik. Ve tek suçlunun damat olduğuna hep beraber karar verdik.
Kına gecesinde arkadaşlarım beni çok güldürdüğünden ağlayamamıştım. Kınada ağlamadım, evden çıkarken çok ağlarım diyordum ama onda da ağlamadım çünkü evden öyle bir çıkışımız vardıki, düğün başlamış gelinle damat ortada yok moduna ailecek geçmiştik.
Ve sonunda düğün salonuna geldik. Gerçekten de misafirler gelmişti. Herkes öyle mutluydu ki, bana sarıldıkça sevinç gözyaşları dökenler bile oldu. Misafirlerin yanına geçmeden önce apar topar bir şeyler yedik ve ♪♫ Her şey güzel olacak senle olunca ♪♫ söyleme bana aşka doyunca ♪♫ yalnız benim ol ömrüm boyunca ♪♫ her şeyin farklı ♪♫ şarkısıyla düğünümüz başladı..
Bu dakkadan sonrası ışık hızıyla geçti sanki. Eşimin dans ve oyun konusunda pek yetenekli olmadığını kına gecesinde anlamıştım. Dansı sen bana bırak hallederim dedi ve ne olacak bilmeden vurduk kendimizi pistin ortasına. Dans müziğimizi bir gün önce seçmiştik. ♪♫ Yoluna adadım ömrümü ben sensiz olamam ♪♫ şarkısı bizim için ne kadar romantizm doluysa, eminim bizi seyredenler için de bir o kadar eğlenceli olmuştur. Çünkü nasıl komik dans ettiğimizi biz bile fark ettik.
Bazı yörelerde, gelin çok oynamaz ayıptır derler. Öyle çok oynadımki, pistten inmedim. Gelinliğim rahat ve ayağımda spor ayakkabı olduğundan bolcana halay çektim, göbek attım. Heleki bizim oranın dik halayında gakkoşlarla beraber pisti doldurduk.
Düğünden önce arzuladığım tek şey, nikahımızın aynı gün kıyılmasıydı. Şükür oldu. Nikahımız düğünümüzde kıyıldı.
Nikah şahidim çok değer verdiğim ve bir o kadar da saygı duyduğum eski(meyen) müdürüm Zehra Hanımdı. Kendisinin bana şahitlik etmesi benim için ayrı bir gururdur.
Nikahtan sonra malum takı olayı ve düğün pastası başladı.
Babalar kızlarına çok düşkündür. Kızları da babalarına. Hele de en küçükseniz, hiç büyümezsiniz..
Memleketten gelen akrabalarımız, dostlarımız, yakınlarımız, kuzenlerim, arkadaşlarım, kardeşlerim, yiğenlerim, tüm sevdiklerim yanımdaydı.
Arkadaşlarım Orhan, Kristell ve Evrim İngiltere'den kalkıp geldiler. Geçen sene Buket'le Orhan ve Kristell'in düğününe İngiltere'ye gitmiştik. Onlar da benim düğünüme minik kızları Lia Kevser ile birlikte geldiler. Şehir dışından gelen kuzenlerim, arkadaşlarım, kadim dostlarım hepsi beni öyle mutlu ettilerki..
Sadece kötü günde değil, güzel günlerde de insan sevdiklerini yanında görmek istiyor. İş arkadaşlarım da bu mutlu günümde beni yalnız bırakmadılar.
Düğün diyoruz ama o bile mutlu ederken hüzünlendiriyormuş insanı onu anladım. Kınada ve evden çıkarken ağlamayan ben, düğün bitip de vedalaşırken anneme sarıldığımda başladım ağlamaya.. Çok zordur o an derlerdi, doğruymuş. Sevdiğinize bile gitseniz anneden, babadan, kardeşlerden ayrılmak çok zormuş. Yine de hem ağlarım hem giderim dedim.
Bazen aynı yöne farklı gözlerle bakıyor olsak da şairin de dediği gibi "Önemli olan bir omuza yaslanmak değil, o omuzda yaşlanmaktır." Tek dileğimiz; sağlıklı ve huzurlu bir ömürü birlikte geçirmek, maşallah dediğimiz aşkımızın her geçen gün katlanarak büyümesi..
Düğünümüzde gösterilen slayt gösterisini ben hazırlamıştım. Düğüne kadar kimselere göstermedim. İşte bu da bizim hikayemiz..
Geriye dönüp düğünüme baktığımda, keşke şu da şöyle olsaydı diyebileceğim hiçbir şey yok. (Sadece gelme imkanı olamayan birkaç yakınımın ve Buketimin yanımda olamaması dışında) Herşey o kadar güzeldi ve o kadar içime sindiki. Allah herkese gönlündekinden daha da güzel bir düğün yaşatsın. Bunu yürekten diliyorum..
Defalarca izlesem de seyretmekten bıkmayacağım birşey vardı. O da Selvi Boylum Al Yazmalım filmi. Şimdi ona düğün videomuz da eklendi. Evimize her gelene bıktırana kadar izletiyorum.
Ve bu yaşadıklarımdan şunu anladım, birşey hakkınızda hayırlıysa her ne olursa olsun gelip sizi buluyor. Kaderin önüne geçilemiyor. İşte o zaman gerçek mutluluğun ne olduğunu anlıyorsunuz.
Ara sıra soruyorum eşime, viber olmasaydı nolacaktı diye. Ve her defasında aynı cevabı alıyorum. "Başka bir işaret gelecekti."
Neslicim gerçekten masal gibi bir düğün olmuş sizinki. Senin adına çok mutlu oldum . Birlikte sağlıklı , mutlu , sevgi dolu uzun bir ömür geçirmenizi dilerim . Çok güzel bir gelin olmuşsun canım , herşey gönlünüzce olsun .
YanıtlaSilÇok öpüyorum , sevgiler.
Günaydın Neslicim:)fotoğraflara bakabildim harika kareler hikayenizin içeriğini tekrar gelip okuyacağım.Mutluluğunuz daim olsun ..Sevgiyle hep böyle kalın
YanıtlaSilsaç aksesuarına bayıldımm yaa çok güzel bir gelin olmuşsun canım bir ömür boyu mutlu olun :)
YanıtlaSilDeli kız (affola içimden bu geçti:)) Baştan sona duygulanarak kah gözlerim ıslanarak okudum, annenle vedalaşırkense koyverdim..Seni çok sevdim ben ama..Daima mutlu olun..
YanıtlaSilçok güzeldi okudumm senin için birkez daha mutlu oldum ama anneye sarılıp ağlamalı fotografın yıne aynı trajedıyı yasattı bana iki damla döküdü gözümden dayanamadım kendiminki geldi aklıma :( hem ağlayıp hem gidiyoruz ama sorun bakalım nasıl gidiyoruz:) ben anneme sarıldım ama sıktım kendimi sen gibi ne kınada nede kapıdan çıkarken ağlamadım ama kendi evime geldiğimde böğüre böğüre bi saat agladım asırı yüklenmişim megersem :)
YanıtlaSilrabbim iki cihan saadeti versin her daim mutlu olun balım neslicanım :)
Canım benimmm. Çok duygulandım okurken. Gerçekten çok ama çok tatlısınız siz. Dünkü postumda yazmıştım seni. Sen de bugün yazmışsın düğün hikayeni. Kalbimiz birmiş :) Çok mutlu olun hep. Çok çok çok :))
YanıtlaSilKabul olmuş duam. kaderim çok sevdiğim eşim bu hikayeyi baştan sona bilen ben, okurken burnumun direğinin sızladığını hissettim. Geçmiş için birşey yapamam ama geleceğimizin her anında seni daha çok seveceğim. Evlendiğimiz günden beri kırmızı ışıkların düşmanıyım. :) Senden uzak kaldığım her saniyenin düşmanı olduğum gibi seni çok seven kocan.
YanıtlaSilCanım herşeyden önce Alllah mutluluğunuzu daim eylesin inşAllah :)
YanıtlaSilSon satırda yazdığına sonuna kadar katılıyorum , nasipse eğer bir şekilde kavuşursun ama nasip değilse ne yaparsan yap boş..
Hikayen bana göre çok güzel , sana yaşattığı acıları saymassam ama sonu güzel ya olsun varsın çekilen acı tuzu biberi olsun :)
Herşeyin çok güzel olmuş , mutlu olunca insan gerisi teferruat oluyor ..
Ne diyelim teknoloji sağolsun :)))
Tekrar hayırlı olsun ..Darısı tüm sevipte kavuşamayanların başına :)
Zeynepcim; seni gördüğüme öyle sevindimki. Merak ediyordum seni. Çok teşekkür ederim canım Zeynebim.. Ben de seni sevgiyle öpüyorum.
YanıtlaSilHikayelerdir geriye kalan; blogdaki kadim dostlarımdan birisiniz. Paylaşımlarınız, yorumlarınız beni öyle mutlu ediyorki.. Çok teşekkür ederim mutluluğuma ortak olduğunuz için. Hikayemi okuduktan sonra yine bekliyorum.
YanıtlaSilBoşnak Kızı; özendiğim tek şey tacım olmuştu. Ben de çok sevdim. Çok sağol canım benim sen de bir o kadar güzel gelin olmuşsun..
YanıtlaSilReyhane; teşekkür ederim içten yorumunuza :) af ne demek samimiyetinizi ta burdan hissettim. Ben de sizi pek sevdim.
YanıtlaSilDenizcanım; tatlım benim :) gözümde canlandırdım evde ağlayışını.. Herkesin türlü türlü oluyor işte veda anı.. Allah seni ve şeker aileni bir ömür boyu mutlu etsin.
YanıtlaSilAhum; canımın içi.. Üzüntümle üzülen, mutluluğumla sevinen canım arkadaşım.. Dün birkaç kez bakmıştım bloğuna ama ben baktıktan sonra yazdın demekki. Senin bloğunda adımın geçmesi benim için bir şeref :) Çok seviyorum ben seni..
YanıtlaSilCanım kocam; sevdiğim, her geçen gün kendini daha da sevdiren bitanecik aşkım.. Ömrümün geri kalanında seninle olduğum için çok mutluyum..
YanıtlaSilBeşparasız Ayşegül; canım benim çok teşekkür ederim. Dediğin gibi çekilen acılar mutluluğumuzun garantisi olmuş. Darısı tüm sevip de kavuşamayanların başına demişsin ya, can-ı gönülden aminnnnn diyorum :)
YanıtlaSilhikayenden çok etkiledim canım.gerçekten herşey kader.mutluluğun daim olsun.her günün mutlu huzurlu sağlıklı geçsin.sevgiler.
YanıtlaSilMutfağa buyrun; kesinlikle herşey kader. Çok teşekkür ederim Sevdacım güzel dileklerin için :)
YanıtlaSilharikasınız,çok tebrikler.yer yer duygulandım,yer yer seninle heyecanlandım:)bir ömür beraber ve çok mutlu olun inşallah:)
YanıtlaSilMerhaba Neslicim:)fotoğraflar muhteşem.bir ömür boyu mutluluklar diliyorum.sevgiler.
YanıtlaSilCanim Neslim, azicik bildigim hikayeni bir solukta okudum, resimlerinize baktim, Buketin bhikayesinde buruldum..gozlerim dolu dolu oldu..sen tum mutluluklara layik bir gelinsin hemde en guzel gelin..damat cok sansli diyorum...demekki ask hic olmezmis araya senelerde girse ama sagolsun Viber:))yazmak istedigim bir dolu soz var ama en cok "Uzun yillarda hep ayni sevgi ve askla..bu guzel resimlerdeki guzel suratlarinizla birbirinize hep gulumseyin" demek isedim..Seni seviyorum Neslicim tanimadan sevilen kucuk kardes gibi..Damada selam..kucakladim ikinizide..
YanıtlaSilcanım sana omur boyu mutluluklar dılıyorum...ınankı hıkayenı okurken kıtab okuyorum gıbı geldı hıc sıkılmadan....fotograflardakı gıbi hep gulun cok yakısmıssınız....sevgıler...
YanıtlaSilne kadar güzel bir post :)) öncelikle Rabbim mutluluğunuzu daim etsin diyorum, blogunuzu sessizce takip edenlerdenim ve çok sevindim :)
YanıtlaSilfotoğraflarınız çok güzell, sevgi, neşe saçan fotoğraflar... o tac, o buket, yeşillik, gelin ve gelinlik, o pozlar.... Allah'ım gerçekten çok beğendim, Rabbim nazarlardan korusun. Yazınızı da çok beğenerek okudum, sevdiğinize sonunda kavuşmanız şükredilesi olay.. çooooooooookkk uzun zamandır bu kadar keyif alarak okumamıştım bir post'u.. Herşey gönlünüzce olsun hayırlısıyla inş :))
Serpil Pustu; çok sağolun. Mutlu ettiniz benimle birlikte duygularıma ortak olduğunuz için. Amin inşallah :)
YanıtlaSilNuraycım; çok teşekkürler canım. Beğenmene sevindim. Benden de sevgiler..
YanıtlaSilEmel Ablam canım ablam; blogdaki arkadaşlarımdan barıştığımızı, evleneceğimizi ilk paylaştığım kişilerden birisin biliyorsun. Ne güzel sözler söylemişsin bizim için. Okuyunca duygulanmamak elde değil sözlerine.. Umarım dediğin gibi uzun yıllar sonra da birbirimizin yüzlerine yine aynı aşkla ve gülümsemeyle bakarız. Ben de seni çok seviyorum. Sen de benim dünyanın öbür ucundaki biricik ablamsın. İleticem selamanı damada. O da çok sevinecek.. Senin yerine de sarılıcam :)
YanıtlaSilPınar; güzel bir kitap gibi bir solukta okuttuysam eğer ne mutlu bana. Çok teşekkürler sağolun.
YanıtlaSilSessiz Gemi; hem şaşırdım hem de mutlu ve gururlu oldum yorumunuzu okuyunca. Beni sessizce takip edenlerim de varmış demek, ne güzel. Güzel dilekleriniz ve beğeniniz için çok ama çok teşekkür ederim..
YanıtlaSilGüzel gelin, ne şanslı bir damat o yanındaki:)) bir aşk hikayesi bu kadar mı güzel anlatılır.. Bu kadar mı içten paylaşılır..Bu kadar mı birbirine yakışılır..
YanıtlaSilŞahanesiniz çocuklar..
Çook mutlu huzurlu ve boy boy meyveli bir ömrünüz olsun inşallah..
Birbirinizin kıymetini bilin. Çokkk öptüm ikinizide kuzucuklar..
Nasil okudum bilmiyorum bir cirpida .. Eee sonra ee sonra merakla devam ettim..
YanıtlaSilVe cook mutlu oldum senin adina.. Sevdigine gec de olsa kavusmka bir kadin icin ennn guzel hediyedir. Mutlu ol canim cook mutlu..
Ayrica annenin sozune cook guldum neredeyi bu zamana kadar.. Gercekten de annler hep onu soyler.. :))
Her seyin enn guzeline layiksin kalbi guzelim..
Yuzunden gulucuk evinden mutluluk huzur eksik olmasin.
Opdum cook
Haziran sonu ve temmuz 1 de Bursadaydim haberim olsa gelirim dugune :))
Vuslatcım; ne tatlı sözler bunlar.. Çok mutlu ettin beni :) gülümsettin.. Ben de çok şanslıyım öyle bir eşe ve sizin gibi dostlara sahip olduğum için..
YanıtlaSilBiz de seni çok öpüyoruz..
Mutfak Dilim; canımsın benim.. Kocaman bir gülümsemeyle okudum yorumunu. Çok çok sağol. Allah herkesi sevdiğine kavuşturur inşallah. Sizlere sahibim ya o yeter bana. Tüh ya bileydim burda olduğunu davet ederdim vallahi. Bir daha gelişinde evimize bekliyoruz canım :)
YanıtlaSilay ama çok tatlıııı her şey. kıyamam. ne güzel anlatmışsın. duygulu, eğlenceli. çok güzel olmuşsun ya. masal gibi okudum valla.
YanıtlaSil(doğuya gittiğinde küsmüş gibiydiniz yani, küs gibi gelmedi bana yaa, bi tutukluk olmuş sadece)
hep zıplayın böle.
:)
Sizlere ömür boyu mutluluklar dilerim.Güzel anılarla dolu yıllarınız olsun..Sevgiyle kalın.
YanıtlaSilÇok duygulandım. En büyük mutlulukar çekilen acılardan sonra gelir derler ya seninki de öyle olmuş. Çok yakışmışsınız çok güzel bir gelin olmuşsun...Ömür boyu mutluluklar dilerim.
YanıtlaSilGeçen okudum hikayenizi, dün tekrar okudum ve bugün gelip sindire sindire tekrar okudum canım Neslim. Hatta okurken bir yandanda bizimkisi bir aşk hikayesi adlı şarkı aklımdan geçiyordu.
YanıtlaSilMasal gibi, şiir gibi okudum ve her masal güzel biterya, Güzel Bitti.
Öyle mutlu oldumki, öyle sevindim, öyle yüzüm güldü anlatamam. Çok söyleyemem ama ben seni çok seviyorum canım ya. Valla ağlıcam şimdi :( ama sevinçten :)
İşte bir evlilik hayırlı olunca hiç bir aksilikle karşılaşmıyorsun Su gibi akıp gidiyor her şey.
Canım Neslim sevdiğin, özlediğin, şu an yanında ömrünü geçireceğin insanla sonsuza kadar mutlu olmanı yürekten diliyorum.
İkinizide çok tebrik ediyorum canım benim :)
Deeptone; teşekkür ederim :) masal gibi okudun demek, ne mutlu bana..
YanıtlaSilDoğuya giderken küs değildik. Bir anda oldu herşey ve ayrıldık. Sonra yine bir anda oldu herşey ve barıştık :)
Hep zıplayalım peki :)
Dekorasyon Bilgileri; çok teşekkür ederim sağolun. Bloğundan evimiz için faydalanıcam :)
YanıtlaSilPembe Kekik; aynen dediğin gibi en büyük mutluluklar büyük acılardan sonra geliyor, sonra da bütün çekilen acıları unutturuyor. Çok teşekkür ederim canım, çok sağol..
YanıtlaSilAslım; canım arkadaşım benim.. Sen de mutluluğumu ilk paylaştığım sevdiklerimden birisin.. Çok özelsin benim için.. İyiki varsın, iyiki tanıdım, iyiki çok sevdim seni..
YanıtlaSilah, nekadar tatli olmussun :)
YanıtlaSilTacina bayildim!
Belle Amie; sen de pek tatlısın :) teşekkürler. tacımı ben de çok seviyorum..
YanıtlaSilçoookk güzell bir post olmuş canım benimm..:)
YanıtlaSilsanki bir roman okurmuşcasına keyif aldım..
hüzünlendiğim satırların ardından gelen mutluluk çemberi,inanılmaz güzeldi..
hep mutlu ol kardeşim..
öpüyorum..:)
Ayşegülcüm; çok teşekkür ederim, roman gibi okumuş olman beni daha da mutlu etti. Ben de çok öpüyorum seni..
YanıtlaSilçok güzel anlatmışssın Rabbim daim eylesin mutluluğunu inşallah
YanıtlaSilAllah'ım bu ne güzel bir sürpriz oldu. Çok çok duygulandım. Hep mutlu olursunuz dilerim hayatım. Çok sevindim. Heyecan içinde okudum ve videonuzu izledim. Nice mutlu uzun yıllarınız olsun. İkinizi de çok öpüyorum bitanem .:)
YanıtlaSilButik Ozy; amin inşallah. Teşekkür ederim..
YanıtlaSilUfuk Hocam; asıl benim için büyük bir sürpriz oldu sizi tekrar blogda görmek. Çok teşekkür ediyorum hocam, güzel dilekleriniz için. Ben de sizi çok öpüyorum. (Tekrar gitmeyin lütfen)
YanıtlaSilÇokkkk mutlu olmanızı dilerim.
YanıtlaSilİçimden Geldiği Gibi; ben de çokkk teşekkür ederim.
YanıtlaSilneslim hayırlı günler okurken sıkılmadım kitaba çevirsene harika olmuş.
YanıtlaSilmutluluğun daim olsun:)))
sen yazar olmak için doğmuşsun harika bir anlatımın var çok sürükleyici.Okurken hiç bitmesin istedim.Kitap çıkarsan hemen alıp okumaya başlarım herhalde:)tabi bu akıcılıkta herşeyin gerçekten yaşanmış olması da var.Aynı senin gibi bir ilişkim var benim de. inşallah bizim sonumuzda sizinki gibi mutlu biter...
YanıtlaSilÇok sürükleyici bir anlatımın var sen yazar olmak için doğmuşsun.Bir kitap çıkarsan hemen alıp okumaya başlarım herhalde:)Tabi bu akıcılıkta bu acıların gerçekten yaşanmış olması da var içten gelen duygular var. Benim de aynı seninki gibi dramatik bir ilişkim var.İnşallah bizim de sonumuz sizinki gibi mutlu biter...
YanıtlaSilMerve Kocabaş; bir kaç defa okudum yorumunu.. Kendimle ilgili olan yerlerde öyle gururlandım, öyle iyi hissettimki.. Çok teşekkür ederim anlatımımı yazar olacak kadar beğendiğin için.. Bir gün (olur da) kitap çıkarırsam ilk aklıma gelecek kişilerden olacaksın emin ol.
YanıtlaSilİnşallah senin ilişkin de her ikiniz için de hayırlıysa mutlu biter. Bunu, şu an yaşadığın acıyı yasamış ve neler hissettiğini az çok tahmin etmiş biri olarak yürekten diliyorum..
Bir Kase Lezzet; çok teşekkür ederim Ayşecim :) Kitaba değil, bir ömre sığdırdım ben aşkımı..
YanıtlaSilBugün sizinle demoktarik bir şekilde tartışmamızdan sonra inanın bu postunuzu bir balık burcu olarak gözlerim dolu dolu okudum. Her zaman böyle mutlu olmanızı diliyorum. Fotograflar ve anlatım nefis. Hani polis görsem yolumu değiştiririm demiştim ya ( hala aynı fikirdeyim ) ama sizin eşiniz inanın yaşamımda gördüğüm en sempatik polis. Size eşinizle beraber tüm yaşam boyu çoook şans diliyorum. İnanmadığım tek nokta yanlışlıkla çağrı bırakmanız eşinize. Bence bilerek yaptınız. :))
YanıtlaSilİlhan Bey; benim için de çok keyifli bir tartışmaydı. Ablam da balık burcu, ne kadar duygusal olduklarını ordan biliyorum. Çok teşekkür ederim güzel dilekleriniz için.
YanıtlaSilİnanın yanlışlıkla aradım. Viberdeki resme bakmak için üzerine tıkladım ve aramış oldum. İyiki de öyle olmuş :)
Tekrar teşekkürler güzel yorumunuz için..
Harika bir yazı, harika bir hikaye. İnsan olayları sıcağı sıcağına yazmazsa unutuluyor, Ne iyi yapıpta hemen kaleme almışsınız. Bayıldım, sanki siznle yaşamış gibi oldum.Bu arada muhteşem bir gelin olmuşsunuz, Neslicim.Allah hep mutluluğunuzu arttırsın, ben 27 yıllık evliyim, evlilik doğru isanla olursa rüya gibi.Bana 27 yıl, 27 gün gibi geçti.
YanıtlaSilSevgiyle, coşkuyla, keyifle geçireceğin yeni hayata merhaba...
Ihlamurcum; her okuduğumda aynı heyecanı yaşıyorum. Umarım yıllar sonra okuduğumda da aynı heyecanla hüzünlenip, gülümserim. Çok ama çok teşekkür ederim Dilek Hanım. İnanın imrendim evliliğiniz için söylediklerinize.. Size de eşinizle birlikte daha nice 27 seneler geçirmenizi diliyorum.
YanıtlaSilAllah mesut etsin:)sizi takibe aldım..bende beklerim:)http://birfiskelezzet.blogspot.com:/ sevgilerimle...
YanıtlaSilVerda Varlı; teşekkür ederim :) gelirim
YanıtlaSilMerhabalar.
YanıtlaSilCenab-ı Hakk, sizleri bir yastıkta kocatsın. Bir ömür boyu mutlu olun inşAllah!
Birbirinize karşı hoşgörülü ve tahammülkar olun. Biriniz elektrik yüklü iken, diğeriniz toprak hattı olmasın ayağının altına tahta alsın.
Cenab-ı Allah sizlere aile efradınızla birlikte geçim ehliliği ve düzenliliği versin. Akıldan ve azadan noksanı olmayan sağlıklı, salih ve hayırlı evlatlar müyesser eylesin.
Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun efendim, saygılarımla.
Recep Altun; yazdıklarınızı okuyunca ne diyeceğimi bilemeyecek kadar duygulandım ve bir o kadar da mutlu oldum. Ne kadar güzel temennilerde bulunmuşsunuz. Çok ama çok teşekkür ederim. Sağolun..
YanıtlaSilMerhabalar Neslicim:)
YanıtlaSilÖncelikle bu güzel haber için seni ve eşini kutluyor.Sizlere ömür boyu mutluluklar diliyorum:)
Hikayeniz ve resimler hepsi hepsi çokk güzel:)Önemli olan hikayenin mutlu sonla bitmesi.Ve siz bu mutluluğu haketmişsiniz:)
Neslicim ayrıca Narin zarif ve çokk güzel harika bir gelin olmuşsun:)
Tekrar mutluluk dileklerimle sevgilerimi bırakıyorum canım...
Seval Hanım; uzun bir aradan sonra satırlarınızı okumak inanın beni çok mutlu etti. Yazdıklarınızdan onur duydum.. Ben de size çok teşekkür ediyorum..
YanıtlaSilNeslicim canım sana mutluluklar dilerim bir yastıkta kocayın iyi kötü her gününzde Rabbim birlikteliğinizi hep daim etsin çok ama çok mutlu olun ..
YanıtlaSilresimlerin bir harika sanki düğününüze gelmiş kadar oldum :))
Sevgiler kocaman İzmir'den sizlere.....
Yıldızım; öyle mutlu oldumki yazdıklarını okuyunca :) Amin canım benim.
YanıtlaSilAnkara'dan da kocaman sevgiler..
Aslında yemek tarifi bakmaktı amacım, öyle güzel anlatmışsınız ki.. Beni kendi hikayeme götürdü, her sabah acaba nasıldır diye uyanıyorum hala.. Umarım benim duam da kabul olur...
YanıtlaSilElifcim; eğer O da her sabah "acaba nasıldır" diye uyanıyorsa duanızın kabul olmasına az kalmış demektir..
YanıtlaSilsevindim,üzüldüm,duygulandım,çokça da düşündüm yazdıklarınızı okudukça, en sonunda içten bir mutluluk yaşadım...evet kader...ne etsen gelip seni buluyor, imkansız gelsede,olacak yolunu bulacak derler ya...işte öyle olmuş :) sonsuz mutluluk diliyorum size :),sevgiler...
YanıtlaSilNaz'ın Annesi; evet siz ne kadar isteyin ya da istemeyin kaderinizde varsa o sizi gelip buluyor. çok teşekkür ederim duygularıma duygularınız ile ortak olduğunuz için..
YanıtlaSilÇok güzel olmuş herşey çok beğendim :) Nitekim şarkı seçimleri de öyle.. Dış çekim fotoğraflara bayıldım
YanıtlaSilEn azından " keşke " dememişsin.. Bizde nikahımızı düğünümüz de kıydırmayı düşünüyoruz yani en azından şimdilik öyle gözüküyor. Ama ilerleyen zamanlarda ne olur orasını bekleyip göreceğiz :)
Yağmur&Serhat; çok teşekkür ederim. Umarım sizin de düğününüz içinize sindiği gibi olur..
YanıtlaSilSoluksuz okudum ne güzel :)
YanıtlaSilMutlu oldum :)
Sil